İşyeri Komiteleri ve Sınıf Mücadelesi

İşyeri Komiteleri ve Sınıf Mücadelesi
Sınıf mücadelesi asla düz bir çizgi üzerinde gelişerek yol almaz. İşçi sınıfının örgütlülük ve hazırlık düzeyine bağlı olarak, sınıf mücadelesinin temposu değişir; siyasal iktidarın fethine giden devrimci durumların ortaya çıkması mümkün olabileceği gibi, gericiliğin galebe çaldığı ve mücadelenin diplerde seyrettiği karanlık bir dönemin içine de yuvarlanılabilir. Burada, işçi sendikalarının militan bir mücadele yürütüp yürütmedikleri, işçilerin doğrudan inisiyatif alarak işyeri/fabrika temelli taban örgütlerini yaratıp yaratmadıkları, daha da önemlisi, işçi sınıfının güncel istemlerini proleter iktidar mücadelesine bağlayan,...

Emperyalist Paylaşımın Yol Açtığı Büyük Trajedi

Emperyalist Paylaşımın Yol Açtığı Büyük Trajedi
85. Yılında Türk-Yunan Zorunlu Nüfus Mübadelesi Savaşın, acının ve gözyaşının olmadığı, insanların eşit ve müreffeh yaşayabileceği yepyeni bir toplumun nesnel olanaklarını yaratmış bulunan insanlık, ne yazık ki hükmünü hâlâ icra eden kapitalist düzende, bir kez daha emperyalist savaş cehennemine çekiliyor. 1990’larda Balkanlar’a ve Irak’a düşen emperyalist savaş alevleri, geldiğimiz evrede, dünyanın pek çok bölgesini etkisi altına almış bulunuyor. ABD’nin fişteklemesiyle Gürcistan’ın Osetya’ya saldırması ve Rusya’nın buna karşılık vermesiyle emperyalist sıcak savaşın Kafkasya cephesi de alev...

1968 Devrimci Kuşağı ve Kemalizm Tartışması

1968 Devrimci Kuşağı ve Kemalizm Tartışması
Denizlerin sömürüsüz bir dünya uğruna verdikleri devrimci mücadeleyi Kemalizmin cephesine su taşımak amacıyla kullanan, onların adını Kemalizmi ilerici, toplumcu ve anti-emperyalist göstermek için araçsallaştıran güçlere karşı mücadele ertelenemez. Genç kuşakların yolu Kemalizm değil, insanlığın her türlü esaretten kurtulmasını hedefleyen devrimci Marksizm olmalıdır.

Emperyalist Kapışmanın Ortasında Kosova

Emperyalist Kapışmanın Ortasında Kosova
Yaklaşık on yıldır Birleşmiş Milletler’in ve NATO’nun denetiminde olan ve Sırbistan’dan fiilen kopan Kosova, 17 Şubat 2008’de bağımsızlığını ilan etti. ABD, İngiltere ve Fransa gibi emperyalist güçler ve Türkiye Kosova’nın bağımsızlığını tez zamanda tanıdılar. Böylece Balkanlar’da yeni bir ulus-devlet daha dünyaya gözlerini açmış oldu. Sırbistan burjuvazisi ise, tüm ezen ulus-devletlerin bildik tutumunu sergiledi: Kosova’nın bağımsızlık ilanına şiddetle tepki gösterdi ve kitleleri milliyetçilik temelinde sokağa döktü. Rusya ve Çin emperyalizmi de Sırbistan egemen güçlerine destek açıklayarak,...

Kapitalist Ekonomide Kriz Çanları

Kapitalist Ekonomide Kriz Çanları
Kapitalist ekonominin barometresi olan borsalar, özellikle 2007’nın ortalarından başlayarak ABD merkezli bir krizle dalgalanıyorlar. İlk önce Mortgage, yani kredili konut sisteminde kendini gösteren kriz, gelinen aşamada dünya ölçeğinde daha derin bir bunalıma doğru ilerlemektedir. Citigroup gibi dünyaca ünlü finans tekelleri peş peşe milyarlarca dolar zarar ettiklerini açıkladılar. Şu ana kadar Amerika ve Avrupa bankaları yaklaşık 150 milyar dolar zarar etmiş, onlarca ipotek bankası ve aracı kredi kurumu batmıştır. Kriz rüzgârlarının esmeye başladığı günden beri dünya...

Kenyalı Emekçiler Palaları Kapitalizme İndirmeli!

Kenyalı Emekçiler Palaları Kapitalizme İndirmeli!
Açlıktan, susuzluktan ve hastalıktan kırılan kara Afrika’nın trajedisi bitmiyor. Burundi, Kongo, Ruanda, Sierra Leone, Somali, Fildişi Sahilleri ve Sudan’dan sonra, şimdi de Kenya kan gölüne dönmüş bulunuyor. 27 Aralık 2007’de başlayan kanlı olaylarda 1000’e yakın insan ya palalarla doğranarak ya kurşuna dizilerek ya da evleriyle birlikte ateşe verilerek katledildi. Bir kiliseye sığınan 80’i çocuk 200 kişinin canlı canlı yakılması, onlarca kadına tecavüz edilmesi, öldürülen yüzlerce kadın ve çocuğun morglarda üst üste istiflenmesi, katliamın en trajik...

Dünden Yarına: Emperyalist Savaş Dünyayı Sarıyor

Dünden Yarına: Emperyalist Savaş Dünyayı Sarıyor
Dönemin genel eğilimleri 2007 başında uluslararası siyasetin eğilimlerine genel bir projeksiyon tutmuş ve işçi sınıfını bekleyen tehlikelere dikkat çekerek şu tespitte bulunmuştuk: “Emperyalist savaşın kaynağında, dünya ekonomisinin uzun bir dönemdir krizde olması ve emperyalist güçlerin nüfuz ve yatırım alanları üzerinde yürüttükleri hegemonya kavgası yatmaktadır. Dünyadaki tüm siyasal gelişmeleri koşullandıran ve belirleyen şey de işte bu nesnel zemindir.”[i] Geride bıraktığımız 2007 yılı bu nesnel zemini daha da pekiştirmiş bulunuyor. Dünya ekonomisi genel durgunluktan çıkamadığı gibi, büyük bir krizin patlak...

İnsan Hakları ve İşçi Sınıfı

İnsan Hakları ve İşçi Sınıfı
Birleşmiş Milletler’in 10 Aralık 1948’de ilan ettiği, bu sene 59. yılı kutlanan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kökleri iki buçuk asır öncesine dayanıyor. İlk “İnsan hakları” bildirgesi 12 Haziran 1776’da ilan edilen Virginia İnsan Hakları Bildirgesi’dir. Bu bildiri Amerikan anayasasının da temelini oluşturur. İkinci bildirge 13 yıl sonra, 1789 Fransız devrimiyle gelmişti: İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi! İşte BM’nin anayasa olarak da kabul ettiği İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, bu iki metinden hareketle yazılmıştır. Bu üç metin de kapitalist üretim ilişkilerini...

Savaşa ve Şovenist Akıntıya Kapılma!

Savaşa ve Şovenist Akıntıya Kapılma!
AKP hükümetinin “sözün bittiği yerdeyiz”, “inceldiği yerden kopsun” veya “bedeli neyse öderiz” türü hamasi söylemleriyle, 17 Ekimde mecliste kabul ettirdiği tezkere sonucunda Türkiye yürüttüğü haksız savaşı yayma niyetini alenen ilan etmiş bulunuyor. Daha şimdiden bir taraftan sınıra muazzam bir askeri yığınak yapılırken, öte taraftan da Irak-Kürdistan sınırlarından 50 kilometre içeri giren ordu birlikleri havadan ve karadan bombardımanı sürdürüyor. Görülmesi ve kavranması gereken en yalın gerçek şu ki, Türkiye hızla Ortadoğu’da bir savaşa ve özellikle Kürt...

Oryantalizm, Medeniyetler Çatışması ve Ilımlı İslam

Oryantalizm, Medeniyetler Çatışması ve Ilımlı İslam
Medeniyetler çatışması ve uluslararası terörizm derken, uluslararası siyasal literatüre yeni bir kavram daha sokuldu: ılımlı İslam! Bu kavramlaştırma üzerinden gerek Türkiye’de gerekse uluslararası düzeyde İslamın ılımlılaştırılması ve demokrasiyle bağdaşıp bağdaşmayacağı tartışılıyor. Ilımlı İslam projesinin model ülkesi olarak ise Türkiye ve Malezya sunulmaktadır. AKP’nin yeniden iktidara gelmesi ve cumhurbaşkanlığına Abdullah Gül’ün seçilmesi Amerika ve Avrupa basınında İslamın zaferi olarak yankı bulurken, Türkiye İslam ile demokrasinin bağdaştığı ılımlı İslam ülkesinin cisimleşmesi olarak sunuldu. Oysa AKP’nin yeniden iktidara gelmesinin ne ılımlı İslam...

12 Eylül’den Günümüze İşçi Hareketinin Durumu

12 Eylül’den Günümüze İşçi Hareketinin Durumu
Sınıfsal güç dengelerinde kayma 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesi, Türkiye işçi sınıfı tarihinde pek çok yönüyle özel bir yer tutmaktadır. Faşizmin en doğrudan sonucu, 1960’ların ikinci yarısında başlayan ve 12 Mart darbesine rağmen durdurulamayan devrimci yükselişi durdurması ve işçi sınıfının siyasal ve sendikal örgütlülüğünü dağıtmasıydı. İşçi sınıfının faşist darbeye karşı duramayarak ağır bir yenilgi almasıyla sınıf mücadelesinde bir kırılma yaşandı. Bu kırılma Türkiye’deki sınıfsal güç dengelerinde bir kaymaya yol açarken, işçi hareketi o günden...

Eleanor Marx’ın Gözünden Friedrich Engels[1]

Eleanor Marx’ın Gözünden Friedrich Engels[1]
28 Kasım’da (1890) Friedrich Engels 70 yaşında olacak. Dünyadaki bütün sosyalistler bu yaşgününü kutlayacaklar. Bu münasebetle dostum Dr. Victor Adler, şimdiki Partimizin lideri hakkında Sozialdemokratische Monatsscbrift okurları için kısa bir deneme yazmamı benden istedi. Böyle güç bir ödev için gerekli çeşitli nitelikler içerisinde bir tanesi var ki onu rahatça öne sürebilirim: Engels’i bütün yaşamım boyunca tanımış olmam. Ancak yine de, uzun ve yakın bir birlikteliğin, bir kimsenin portresini çizmeye yeterli olup olmadığı da bir soru işareti olarak...

Ölümünün 112. Yılında Engels

Ölümünün 112. Yılında Engels
Uluslararası işçi sınıfının önderi, öğretmeni, Marx’ın yoldaşı ve Marksizmin kurucusu Friedrich Engels 5 Ağustos 1895’te saat 23.30’da, başucunda yanan mumun küçülüp büyüyen alevini son kez gördü ve gözlerini sonsuza dek bu dünyaya kapattı. Böylece Engels de yoldaşı Marx gibi, daha insanlığın toplumsal kurtuluşuna giden yolda işçi sınıfına çok şey öğretecekken, zamanından önce göçüp gitti bu dünyadan. Lenin’in de haklı olarak vurguladığı gibi Engels, yoldaşı Marx ile birlikte işçi sınıfına kendini bilmeyi, kendi sınıf bilincine ulaşmayı...

Ortadan Kalkmayan Tehlike: Faşizm

Ortadan Kalkmayan Tehlike: Faşizm
Emperyalist savaşlar gibi faşizmin kaynağında da kapitalizmin biriken çelişkilerinin patlaması ve sistemin buhrana sürüklenmesi vardır. Kapitalizmin patlayıcı çelişkilerinin, insan aklının tahayyül etmekte zorlandığı gaz odalarıyla taçlanmış faşizm gibi olağanüstü yönetim biçimlerine nasıl yol açtığını, öte taraftan da insanlığı yıkıma sürükleyen yeni bir emperyalist savaşı nasıl başlattığını biliyoruz. İkinci Dünya Savaşından sonra, bir daha böyle şeyler olmaz denirken, biriken çelişkiler 11 Eylül 2001’de New York’taki İkiz Kulelerin çöküşüyle patlamalı bir şekilde açığa çıktı. Amerikan savaş kurmayı...

Burjuva Demokrasisi ve İşçi Demokrasisi

Burjuva Demokrasisi ve İşçi Demokrasisi
Emperyalist çürüme çağı ve demokrasi Statükocu-devletçi burjuva güçler ile liberal geçinen AB’ci burjuva güçler arasında şiddetlenen tepişme ve ortaya çıkan kriz, Türkiye’deki burjuva demokrasisinin dar...