AKP’nin Patolojik Emperyalist Siyaseti ve Sonuçları

AKP’nin Patolojik Emperyalist Siyaseti ve Sonuçları
Saplantılı şekilde haklı olduğunu, tarihin akışının durdurulamayacağını iddia eden AKP’nin siyaset aklı, sonu belirsiz maceralar ve yıkımlar üretmektedir. Erdoğan, iktidarını sağlamlaştırmak ve emperyalist emellerini sürdürmek amacıyla toplumu derinden sarsan, çivilerine kadar sökmeye başlayan bir politika izlemektedir. AKP kurmayının izlediği patolojik siyaset, toplumu her geçen gün uçuruma sürüklemektedir. Tam yüz yıl önce Osmanlı’yı yeniden büyük imparatorluk yapmak üzere yanıp tutuşan Enver Paşaların maceracı siyaseti ve ideolojisi çok ama çok benzemektedir. Geçmişten günümüze Türkiye burjuvazisinin emperyal hevesleri...

Suudi İttifakı ve AKP’nin Hayalleri

Suudi İttifakı ve AKP’nin Hayalleri
Her ne kadar AKP liderliği vehme kapılıp kendini Osmanlı’nın mirasçısı ve İslam âleminin lideri olarak sunsa da, politik güç ilişkileri bambaşka bir tablo sunmaktadır. Meselâ Suudi Arabistan, hiç kuşkusuz petro-dolarların gücünü de kullanarak İslam ülkeleri üzerinde son derece etkili olmaktadır. Sünni İslam ittifakının ve ordusunun kurulmasına öncülük eden Suudilerdir.  Keza İslam Ülkeleri İşbirliği Teşkilatı, Arap Birliği, Körfez Ülkeleri İşbirliği’ni kontrol eden, bu birlikleri kendi çıkarları temelinde kullanan da Suudi Arabistan’dır. Üç yıl önce, henüz o zaman...

Irkçılık Bu Kez Kliplerle Yükseltiliyor

Irkçılık Bu Kez Kliplerle Yükseltiliyor
Irkçı, milliyetçi söylemlerin öylesine yaygınlaştırıldığı bir dönemden geçiyoruz ki, klipler dahi devreye sokulup “Türkçülük” ideolojisi toplumun beyinlerine kazınmak isteniyor. Aylardır abluka altında olan Sur’da çekilen “Yalnızım Atam” klibi, egemenlerin devreye soktuğu son çalışma. Onlarca Kürt gencinin katledildiği, evlerin harabeye çevrildiği Sur sokaklarında, yüzü maskeli, eli silahlı bir şahıs, elini kolunu sallayarak ırkçılık ve nefret kusan bir “şarkı”yı seslendiriyor ve klip çekimi yapılıyor. Üstelik görüntüler kimi zaman drone kamera çekimleriyle hazırlanmış. Ama her ne hikmetse devlet...

Ehrenburg’un “Fırtına”sı: Faşist Barbarlığın, Körleşmenin, Savaşın ve Direnişin Öyküsü

Ehrenburg’un “Fırtına”sı: Faşist Barbarlığın, Körleşmenin, Savaşın ve Direnişin Öyküsü
İlya Ehrenburg, “Fırtına” adlı romanında, faşizm ve savaş dönemini pek çok yönüyle, farklı karakterlerin yaşamı üzerinden sürükleyici anlatımıyla konu edinir. II. Dünya Savaşına giden süreçte fırtına öncesi sessizliği andıran kitlelerdeki ruh halini ve savaş sürecindeki değişimi çarpıcı bir şekilde gözler önüne serer. Muazzam bir belgesel tadındaki bu roman, savaş sürecindeki gelişmeleri esas olarak Fransa ve Rusya üzerinden aktarmaktadır. Üzerinde yaşadığımız topraklarda faşist bir tırmanış söz konusuyken Fırtına gibi değerli bir yapıt, faşist barbarların neler yapabileceklerini...

Kavel Dersleri Işığında Renault İşçilerinin Mücadelesi

Kavel Dersleri Işığında Renault İşçilerinin Mücadelesi
Tam da “metal fırtına”nın yıldönümü yaklaşırken, Renault işçilerinin, asgari ücrete yapılan zammın kendilerine de yansıtılması talebiyle başlattıkları mücadele kırıldı. Renault işçileri, geçen sene bu günlerde Türk Metal’e ve MESS’e karşı mücadelenin kıvılcımını çakmış ve o günden bu yana, birçok metal fabrikasında mücadele şu ya da bu şekilde kırılmasına rağmen onlar ayakta kalmayı başarmışlardı. Lakin 29 Şubatta Renault yönetimi işçilere karşı saldırıya geçti ve aralarında işçi temsilcilerinin de olduğu birçok öncü işçiyi işten attı. Bu saldırının...

ABD’ye Bir Devrim Gerekli, Ama Nasıl?

ABD’ye Bir Devrim Gerekli, Ama Nasıl?
Amerikan toplumunun altında biriken çelişkiler ve kaynama, özellikle genç kitlelerin huzursuzluğu kendisini Sanders’la ifade etti ve Sanders’ın çıkışı hem Clinton’ı hem de tekelci sermaye kesimlerini şok etti. Şans verilmeyen Sanders, ilk ön seçimlerin yapıldığı Iowa eyaletinde yarışa dâhil olduğunda, yüzde 44 oranında Clinton’ın gerisinde gözüküyordu. Sanders’ın aldığı destek ve gençlerin ona yönelmesi, anti-komünist ve anti-sosyalist kudurgan propagandanın etkisinin kırıldığını göstermektedir. ABD Başkanı Obama’nın görev süresi bu yılın sonunda doluyor. Kasımda ise seçim var. Bu nedenle,...

Tükettiren Kapitalizm İnsanı Tüketiyor

Tükettiren Kapitalizm İnsanı Tüketiyor
Kapitalist sistemde üretim, insan ihtiyacı esas alınarak yapılmaz. Bu akıldışı sistemde üretimin ana amacı burjuvazinin kâr elde etmesidir. Her kapitalist daha fazla ürün üreterek piyasaya sürmeyi ve pazara sürdüğü malların kısa sürede tüketilip kâra dönüşmesini ister. Gözünü kâr hırsı bürümüş kapitalistlerin asıl hedefi, bu ürünlerde kristalleşmiş olan işçinin ödenmemiş emeğini realize etmektir. Bu nedenle ürünlerin daha fazla tüketilmesi için hedef kitle belirlenir ve her türlü yolla tüketim arttırılmaya çalışılır. Dünya üzerinde bir yanda zenginlik artarken...

Bonapartların ve Hitlerlerin İktidara Tırmanış Süreci

Bonapartların ve Hitlerlerin İktidara Tırmanış Süreci
Bonapartizm ve faşizm olağanüstü koşulların ürünüdür. Bu olağanüstü koşulları yaratan şey, kapitalizmin içine yuvarlandığı derin ekonomik kriz, sistemin istikrarsızlaşması, savaş, egemen sınıf içindeki çatışmalar, buna bağlı olarak toplumda gelişen ve burjuva siyaset arenasında sürüp giden kaostur. Krizlerin ve olağanüstü koşulların diktatörleri öne çıkartmasıyla, onların kişisel ve politik hırsları doğrultusunda fırsat kollamaları ve krizleri bu temelde kullanmaları arasında diyalektik bir ilişki vardır. Tarih öylesine ilginç bir durum yaratır ki, bu dönemde düzenin ihtiyaçlarıyla diktatörlerin kişisel hedefleri...

Müslüman Coğrafyada Emperyalist Savaş ve İdeolojik Manipülasyonlar

Müslüman Coğrafyada Emperyalist Savaş ve İdeolojik Manipülasyonlar
Tüm yıkıcılığıyla sürüp giden ve gün geçtikçe genişleyen emperyalist savaş, bugün esas olarak Müslüman coğrafyada yoğunlaşmış bulunuyor. Afganistan’dan Irak’a, Suriye’den Yemen’e ve oradan Afrika’ya uzanan bölge emperyalist paylaşımın şimdiki cephelerini oluşturuyor. Emperyalist savaşın Müslüman coğrafyada yoğunlaşması, bizzat bu savaşın bir parçası olan Müslüman ülkelerin egemen sınıfları tarafından çarpıtılıyor, kendi günahlarının üzerini kapatmak ve kitlelerin bilincini bulandırmak amacıyla kullanılıyor. Meselâ Türkiye’de AKP de dahil olmak üzere, İslamcı örgüt ve tarikatlar savaşların daima İslam coğrafyasında meydana geldiğini,...

Emperyalist Maceracılığı Meşrulaştırma Çabaları

Emperyalist Maceracılığı Meşrulaştırma Çabaları
Ortadoğu’daki emperyalist savaş kritik bir eşiğe gelirken, paylaşım masasına güçlü bir şekilde oturmak isteyen emperyalist-kapitalist güçler mevzi tutmaya çalışıyorlar. Önümüzdeki dönemde Suriye’nin nasıl şekilleneceği, hiç kuşkusuz Ortadoğu’daki emperyalist paylaşımın genel seyrine bağlı olacaktır. Lakin şu hususu da hesaba katmak lazım: Bugün Irak, Suriye ve Yemen gibi ülkelerde çeşitli güçler üzerinden dolaylı olarak kozlarını paylaşan emperyalist-kapitalist devletler, hiç beklenmedik anda doğrudan karşı karşıya gelebilirler. Bu hiç de zayıf bir ihtimal değildir. Aslında Ortadoğu’da sürüp giden emperyalist...

1 Kasım ve AKP’nin Emperyalist Siyaseti

1 Kasım ve AKP’nin Emperyalist Siyaseti
1 Kasım seçimlerinin sonuçları tartışılmaya devam ediyor. Hiç kuşkusuz AKP’nin kendisi dâhil toplumun geniş bir kesimi ortaya çıkan sonucu beklemiyordu. Geniş emekçi kitlelerin AKP’ye oy vermesinde ve dolayısıyla söz konusu sonucun ortaya çıkmasında pek çok etmen var. İşçi sınıfının örgütlülük ve bilinç düzeyinin, sınıflar arası güç dengesinin, burjuva siyaset arenasındaki gelişmelerin toplumu nasıl koşullandırdığının üzerinden atlanarak seçim sonuçları derinden kavranamaz. Kuşkusuz 1 Kasım seçim sonuçlarını değerlendirirken bizim odaklandığımız noktalar ile burjuva kesimlerin, düzen partilerinin, araştırmacıların...

AKP’nin Çifte Standardı

AKP’nin Çifte Standardı
Geçtiğimiz günlerde Manisa’da Gülen cemaatine yönelik operasyonlar gerçekleştirilmiş ve başörtülü kadınlar kelepçelenerek gözaltına alınmışlardı. Sosyal medyada yüzlerce kez paylaşılan başörtülü kadınların kelepçeli görüntüleri, burjuva medyada geniş yer bulmuş ve tartışma konusu haline getirilmişti. Bu konu Başbakan Ahmet Davutoğlu’ndan İçişleri Bakanına, Bülent Arınç’tan Manisa Valisine kadar pek çok üst düzey devlet yetkilisinin de gündemine girdi. Haberin duyulmasıyla birlikte Davutoğlu derhal ilgili polisler hakkında inceleme başlatılması ve Emniyet Müdürünün de açığa alınması talimatını verdi. Hemen ardından ise...

AKP’nin Korporatist Hamleleri ve Sendikal Hareket

AKP’nin Korporatist Hamleleri ve Sendikal Hareket
Hak-İş’in 13. Olağan Genel Kurulu 22-24 Ekim tarihleri arasında Ankara’da gerçekleştirildi. Ancak bu genel kurula bir sendika genel kurulu demek oldukça zor. Zira bu sözümona genel kurul, asla işçi sınıfının sorunlarının ve çözüm yollarının tartışıldığı bir toplantı olamadığı gibi, en genel düzeyde sendikal meselelerin konuşulduğu ve sermaye hükümetine itirazların yükseldiği bir kürsü bile olamadı. Genel kurulun her aşamasına devlet ile iç içe geçmiş, sınıf mücadelesini değil açık bir sınıf işbirliğini savunan ve böylelikle korporatizme kapıları...

Filistin’de Yeni Bir İntifada mı?

Filistin’de Yeni Bir İntifada mı?
Eylül ayı başından bu yana Filistin topraklarında gerilim yeniden tırmandırılmaya başlandı. Eylül ayında Yahudilerin ve Müslümanların kutsal saydığı Mescid-i Aksa’ya Filistinlilerin girişlerine 40 yaş sınırlamasının getirilmesinin ve İsrail kolluk güçlerinin ve aşırı sağcı Yahudi yerleşimcilerin Filistinli Araplar üzerindeki baskılarını şiddetlendirmelerinin ardından gerginlik iyice artmıştı. İsrail polisi, Müslümanların en önemli camisi durumundaki Mescid-i Aksa’ya gerçekleştirdiği baskınlarda içeri postallarla girerek Filistinlilere hakaretlerde bulunmuş, çatıdan cemaatin üzerine göz yaşartıcı gaz, ses bombası ve plastik mermi yağdırmıştı. Filistinlileri tahrik...

Kürt İllerinde Çocuk Katliamları Devam Ediyor

Kürt İllerinde Çocuk Katliamları Devam Ediyor
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 10 Ekimde başlayıp 13 Ekimde kaldırılan sokağa çıkma yasağı sürecinde biri çocuk iki sivil katledildi. Halil Tüzülerk, 27 yaşındaydı, 2 çocuk babasıydı ve eşi şu an üçüncü çocuğuna hamile. Devlet sokağa çıkma yasaklarıyla Kürt halkını evlerine hapsedip açlığa, susuzluğa terk etse de Halil’in yüreği güvercinlerini aç bırakmaya el vermedi. Güvercinleri beslemek için evinin damına çıktığında ise keskin nişancıların hedefi oldu. Güvercin barışın simgesidir. Kandan beslenenlerse barış istemiyorlar. Keskin nişancıların barış güvercinlerinin beslenmesine...